Aynılık

Aynı şeylere bakmak ve aynı şeyleri görmek mümkün mü? Belki de sadece duyu organlarımızla algımız bile bizi bu yönde yorum yapmaya iter. Örneğin güneşe bakınca sarı demek ya da havalar ne güzel! bugün diyerek aynı yorumları yapmak. Peki ya altta yatan duygular ne diyor. Bu konuda yorum yapmaya başlayınca güneşin bizde uyandırdığı bakış açısı farklı olabilir. İşte bu noktada yaşam farkındalıklarımız bizi farklı düşüncelere iter. Peki bu yaşam farkındalıkları nasıl farklılık yaratıyor. Belki de bizi aynı olmaktan kurtaran bu farklılıklarımız. Peki aynılıktan kurtulmak neyi getirir. Farklı bakış açıları kazanmak her gün yaşadığımız olaylara karşı gösterdiğimiz tepkileri çoğu zaman farklılaştırır. Öyleyse dışarı yansıttığımız hangi farklı yönümüz. Belki de kendimizi ifade etmenin yollarını aramalıyız. Çünkü ancak bu şekilde davranışa dönüştürmekte zorlandığımız düşüncelerimizi yansıtabiliriz. Bu yansıttığımız düşüncelerin ulaştığı her benlikte de farklı bir yorum olacağından içsel dünyalarımızı zenginleştirmek bu şekilde mümkün olur. Aslında içsel dünyadaki fırtınaları dönüştürmenin yolu olan hobilerimiz, resim, müzik, yazı dünyası gibi sanat dalları hepimizi buluşturacak olan ortak temalardır. Ortak temalar bize apayrı dünyaların kapılarını açar. Bu dünyalardan yansıyacak olan ipuçları diğeri için bir soruya değer kazandıracaktır. Ya da bir başkası için farklı bir sorguya dönüşecektir.

Dönüşüm için yaşanan küçük bir farkındalık bile yeterli olabilir. Kendimize sorduğumuz soruları arttırıp, içsel seslerimizi verdiğimiz cevaplarla zenginleştirirsek iç görümüzü de zenginleştirmiş oluruz. Bu şekilde sezgilerimiz de güçlenir. Böylece sahip olduğumuz inançlar, değer yargıları ve kalıpların beslendiği bilinç altından gelen mesajların dönüşümü için bir yolculuk başlar. İşte bu noktada aynı olmaktan öteye giden insan zihni bu mesajlarını güçlü sezgilere dönüştürmek için çaba göstermenin yolunu bulur. Böylece kişi kendini gerçekleştirmek için adımlar atmaya başlar. Bu adımların bireyi tanıştırdığı eğitimler ve okumalar onun bilinçaltı mesajları ve davranışları konusunda uyandırır. Uyanışa geçen insan için artık birin içindeki farklılık yolculuğu başlar. Aslında varılmak istenen nokta yeniden birliktir. Fakat birey farklılığın yansımalarını bu birliğe yansıtacaktır. Türün çeşitliliği içinde sahip olduğu bu yansımalar birliğin amacına hizmet eden yoldaki içsel çatışmalardır. Ruhun devinimi ile kazanılan özgürlük bireyin farkındalıklarını yeni tasarımlara dönüştürür. Bu tasarımlar ise bütünün içindeki farklılıkları koruyarak asıl amaç olan diğerine fayda sağlamayı gerçekleştirmeye yöneliktir. İşte aynılığın altındaki bilinç altı mesajlarının yeni düşünce kalıplarına dönüşmesi evrendeki bu yolculukta insan olmanın aynılığından doğan özgürlüklerdir. Amaçlanan ise bu farklılıkla insanın bütündeki yerine hizmet etmek ve diğerine hatırlatıcı bir mesaj üretmektir.